Avrupa Sürgünleri Avrupa Sürgünleri Meclisi web sitesi
KÖLN: İnsan Hakları Haftası sebebiyle, Dünyada ve Türkiye`de yaşanan insan hakkı ihlalleri, Savaş, göç ve ırkçılık konularının değerlendirildiği başarılı ve yoğun ilgi gösterilen bir Panel gerçekleştirildi.
Avrupa Sürgünler Meclisi ( ASM ), Dayanışmanın Sesi Derneği, Tüday, Kulturforum ve AABF`nin ortaklaşa çağrı yaparak gerçekleştirilen paneli 120 civarında insan dinledi.
MÜZE Burgerhaus`da düzenlenen panele, eski TTB Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, gazeteci-yazar Doğan Özgüden, yazar Murat Çakır ve AABF Genel Başkanı Hüseyin Mat konuşmacı olarak katıldı.
Ortak etkinliği düzenleyen kurumlar adına ASM üyesi Enver Toksoy`un demokrasi ve insan halkları mücadelesinde yitirdiklerimiz ve katledilenlerin anısına saygı duruşuyla başlattığı panelin açılış ve selamlama konuşmasında şunlara yer verildi.
“Değerli Konuklar, Yerli ve Göçmen her milliyetten Kardeşler,
Dünyamızda sınıflı toplum gerçeğinden kaynaklı çok yönlü çelişkiler yaşanmaktadır. Dünyaya egemen olan Kapitalist emperyalist sistem ve büyük sermaye tekellerinin güdümündeki devletler ve hükümetler tarafından uygulanan baskı politikaları, çıkartılan haksız yağma savaşları ve işgaller sonucu yüzbinlerce insanın yaşam hakkı elinden alınıyor.
Katliamlar, işkenceler, sürgünler, göçe zorlamalar kazanılmış hakların gasbi içinden geçtiğimiz sürecin başat özellikleri durumunda.
Düşüncelerinden dolayı yüz binlerce insan hapishanelerde, zindanlarda tutuluyor. Demokratik hak arayışları zor ve devlet şiddeti eliyle bastırılıyor. Bazı ülklerde İran örneğinde olduğu gibi idamlar ve recm yoluyla muhalifler, özgürlük arayan Kürtler, Kadınlar katlediliyor.
Bütün dünyanın gözleri önünde, Filistinde israil devleti tarafından onbinlerce sivil, masum insan bombalarla katlediliyor. Sözde „Demokrasi beşiği devletler“ in sesi çıkmıyor adeta zalimliği onaylar durumdalar.
Geldiğimiz ülke olan Türkiye`de kuruluşundan bu yana tekçilik üzerinden kodlanmış ceberrut devlet politikaları hız kesmeden devam ediyor.
Kürt ulusuna yönelik baskı ve hak gaspları hukuksuz şekilde sürüyor. Seçilmiş Belediye başkanları görevden alınıyor, Kayyumlar yoluyla halkın iradesi gapediliyor.
Binlerce politik tutsak, hasta tutsak, insan hakları ve yaşam hakkı ihlal edilerek içerde rehin tutuluyor.
Çocuklar ve kadınlar katlediliyor. Savaş ve militarizme yönelik ayrılan bütçeler büyük kitlelerin yoksulluğunu artırıyor. Açlık, yoksulluk içinde zor bir yaşama mahkum edilen bir tablo bugünün gerçeği olarak karşımızda duruyor.
Bu kötü gidişata karşı çıkan, eleştiren vicadanlı kesimler, insan hakları savunucuları, gerçeği ortaya çıkarmaya çalışan basın mensupları, medya emekçileri, aydınlar, baskı görüyor, tutuklanıyor ve zulme mağruz kalıyorlar.
Dünyanın 53 yerinde çatışmalar, bir çok yerinde işgal ve savaşlar yaşanıyor. Dünyayı yaşanmaz hale getiren, çevre ve doğa katliamlarına da yol açan bu barbarlığın son bulması, insanının insanı sömürmediği, her türlü eşitsizliğin son bulduğu, özgür , kardeşçe ve barış içinde yaşanabilir bir dünya özlemi ve mücadelesi bugünde sürüyor ve sürecek. Taaki yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek.” diyerek, destek olan, kurumsal güç veren Cumartesi Anneleri, Tutsakların Sesi Platformu (TSP), Avrupa Göçmen Emekçiler Birliği (AGEB) ve dayanışma duygularını yollayan tüm herkeze ve Toplantıya ev sahipliği yapan kurum temsilcisi Prof. Kemal Bozay ve emekçilere teşekkürlerini sundu.
Enver Toksoy`un selamlama konuşması ardından Panelin moderatörü Belkıs Önal Pişmişler önce Almanya Gazeteciler Birliği eski başkanı Prof. Frank Überall`i kürsüye davet etti.
Prof. Frank Uberall, Türkiye`de gazetecilerin her an tehlikede olduğuna dikkat çekerek, Türkiye`de gazetecilerin ve tüm aydınların özgürce yaşayabilecekleri bir ülke olmasını umut ediyor ve Türkiye`deki gelişmeleri takip ediyoruz dedi.
Ardından, Moderatör Belkıs Önal Pişmişler, Panelin konuşmacı konuklarını podyuma davet ederek Panel başlatıldı.
Panelde ilk sözü alan Prof Dr. Şebnem Korur Fincancı, insan hakkı ihlallerinin artan boyutta dünyada ve Türkiye`de devam ettiğine dikkat çekerek, işkence, ters kelepçe ve uygulamalardan örnekler verdi. Türkiye`de artık gözaltılarında ve tutuklamalarda katletmiyorlar ama süründürüyorlar, izolasyon ve uzun yıllar verilen hapis cezalarıyla toplum sindirilmeye çalışılıyor. Bu gidişe dur demek ve kararlıca mücadele etmek gerekir dedi ve Almanya`da Filistin için mücadele eden ve barış çağrısıyapan akademisyenlerin işlerinden atılmasını ve baskıları da eleştirdi.
AABF Genel Başkanı Hüseyin Mat ise, Türkiye’de Alevilere yönelik baskılara değindi. Almanya’daki mücadelelerinin belli bir hukuki zemine kavuştuğunu ifade eden Mat, bu kazanımların büyütülmesi, Alevilerin mücadelesini daha da ileri taşımaları gerektiğini belirtti.
Yazar Murat Çakır, konuşmasında savaşlardan kaynaklı büyüyen göçün yarattığı sorunlara ve Avrupa’da artan ırkçılığa dikkat çekti. Çakır, “Avrupa’da faşist hareketlerin güçlenmesine tanık oluyoruz. Göçmenler bu hareketlere karşı seslerini yükseltmelidir” ifadelerini kullandı.
Son konuşmacı gazeteci Doğan Özgüden, 12 Mart Muhtırası sonrasında yayınlarından dolayı 300 yılı aşkın hapis cezasıyla tehdit edildiği için Türkiye’yi terk etmek zorunda kaldığını ve 1974’ten beri Belçika’da yaşadığını belirterek, Sürgünler tarihinden ve mücadelesinden kesitler sundu. Özgüden, insan hakları gasplarına karşı daha yüksek sesle mücadele çağrısında bulundu.
Göç, Savaş ve İnsan Hakları” başlıklı panel, soru-cevap bölümü ve Meral Coşkun ile Dilvan Roni’nin müzik dinletisiyle sona erdi.
İnsan Hakları Haftası kapsamında Salı akşamı “Yıkılacak Duvarlar” belgeseli gösterilecek.
11 Aralık Çarşamba günü ise Diyarbakır Belediye Başkanı Serra Bucak’ın katılımıyla Bürgerzentrum Ehrenfeld’de bir panel, Leverkusen kentinde ise yönetmen Solmaz Gholami’nin katılımıyla İran’daki “Jin, Jiyan, Azadî” mücadelesini anlatan bir belgesel gösterimi gerçekleşecek.
Etkinlikler, 15 Aralık Pazar akşamı Bürgerhaus Mülheim’de Collektif Medz Bazar’ın konseriyle sona erecek.
Köln 07,12,2024
71 kez okundu.
