İnsanlık bugün yeni bir dirilişi yaşıyor!
Kürt halkının ve özgürlük mücadelesinin ittifaklarının IŞİD katillerine yönelik olarak dört aydır sürdürdüğü şanlı direniş, YPG, YPJ ve Birleşik Özgürlük Güçleri (BÖG)’nin gerçekleştirdiği zafer ile taçlandırılmıştır.
Bu zaferin anlamı, “bir kentin düşman işgalinden kurtarılması” içeriğiyle sınırlanmışlıktan çok daha büyük öneme sahiptir.
Emperyalizmin gasp etmeye çalıştığı 21 yüzyılın, halkların eşit ve özgür birlikte yaşam mücadelesi tarafından yeniden ele geçirilmesi;
kadının özgürleşmiş gücüyle insanlığın özgürlük yolunun yeniden aydınlatılması;
özgürlük için yaratılan enternasyonal dayanışmanın demir pençeleri bile eriten o muhteşem gücünün açığa çıkarılması anlamına da gelmektedir.
Bu zafer, sömürgeciliğin, kendini en güçlü gördüğü anda, gerçekte çöküşün dibine ulaştığının yaşam içinden belgelenmesidir.
Bu zafer, dünya halklarının özgürlük, eşitlik temelinde birlikte yaşam iradesinin enternasyonalist dayanışmaya dönüştürülmesinin yaratacağı büyük zaferlerin müjdecisidir!
Bu zafer, çocukların minicik elleriyle zulme karşı fırlattıkları taşların, devlet denilen zulüm aygıtını sığındığı dev sığınakları nasıl yerle bir ettiğinin bir belgeselidir.
Bu zafer kapitalin gücünün, halkların dayanışmalı özgürlük iradesi karşısında direnemeyeceğinin dünyaya yeniden ilanıdır.
Ve Spartaküslerden Komün’e akan bu gelenek, Stalingrad’da büyüyerek Şengal’de, Kobanê’de henüz bebekliğini yaşayan 21. Yüzyıla yetişkin kimliğini kattı: Halklar, el ele tutuşarak, sırt sırta vuruşarak “Direnmek yaşamaktır!” dedi.
IŞİD çeteleri şimdi bütün Ortadoğu’dan silinip atılacaktır.
IŞİD çetelerini yaratan, besleyen, donatan sömürgeci sistemler IŞİD’le birlikte tek tek inlerinde boğulacaklardır.
Çünkü bu topraklarda Kürt Özgürlük Hareketi’nin önderliğinde gelişen özgürlük fırtınasının önünde ne emperyalizm ne de geçmiş yüzyılların arkaik kalıntıları olan sömürgeci güçler direnebilecektir.
21. Yüzyıl “kadın iradesinin dünyayı değiştirdiği” bir yüzyıl olmanın yanı sıra, halkların özgür ve eşit birlikteliğinin yarattığı Rojava kolektivizminin de bir model olarak büyüyeceği yüzyıl olacaktır.
İnsanlık bugün yeni bir diriliş yaşıyor!
Bu diriliş emperyalist kapitalizmin sınır tanımayan kâr hırsı nedeniyle doğrudan ya da dolaylı olarak sorumlu olduğu bütün cinayetlerin, katliam ve soykırımların da ezilen halklar ve emek güçleri tarafından yargılanıp mahkûm edildiği yeni yüz yıl direnişi olacaktır.
Bu diriliş sömürgeciliğin ve gericiliğin dünya yüzünden silinip tarihin çöplüğüne atılmasıyla sonuçlanacak olan o üzün yürüyüşün işaret fişeğidir.
Bu nedenle Vietnam’la beraber emperyalist işgalcilere karşı attığımız sloganlarla selamlıyoruz Kobanê’yi bin defa!
“İki, üç… Daha fazla Kobanê… Rojava’ya bin selam!”
Şimdi insalığın önünde olan en gönemli görev, bu zaferin şehitlerini saygı ile anarken, Kobanê, Şengal ve tüm Roboski’nin yeniden inşası için omuz omuza yeni bir dayanışma eylemini başlatmak olmalıdır.
İnsanlık, insanlığın onuru için yerle bir edilmeyi göze alarak direnen bu kentlere karşı şükran duygularını bu amaçla yönlendirmelidir.
26 Ocak 2015
Avrupa Sürgünler Meclisi
Yürütme Kurulu
823 kez okundu.