Gazeteci ve yayıncı Ragıp Zarakolu Yaşar Kemal ile gençliğinden bu yana hep yollarının kesiştiğini ifade ederek, Türkiye siyasal tarihinde barış mesajı veren ve belirli tabu konuları işleyen herkesin cezalandırıldığını söyledi.
İnterkulturelle Denkfabrik Derneği tarafından Hamburg’da Altona İlçe Belediye Sarayında düzenlenen ‘’Yaşar Kemal Edebiyat Günleri’’ etkinliği çerçevesinde bir konuşma yapan Ragıp Zarakolu Türkiye’de geçmişte olduğu gibi bugün de şişirme iddianamelerle muhaliflerin susturulmaya çalışıldığını ifade etti.
Zarakolu ‘’Yaşar Kemal ile gençliğimden bu yana hep yollarımız kesişti. Yaşar Kemal ayrıca ‘suç ortağımdı’. Yaşar Kemal 1970’li yıllarda şişirme iddianamelerle yargılandı. Daha önce yönetenler suçu TKP’ye bağlıyorlardı, şimdi herşeyi PKK’ye bağlıyorlar. Tarihte sadece isim değişikliği oldu. Yaşanan faşist süreç sonuçta hep aynı’’ dedi.
Yaşar Kemal’in Kürt politikasının çözümüne ilişkin de mesajlar verdiğini hatırlatan Zarakolu ‘Türkiye her zaman muhaliflerin konuşmalarını sicile kaydeder. Zamanı gelince de bunu o kişinin aleyhine kullanır. Yaşar Kemal Der Spigel dergisine verdiği demecinden dolayı da yargılandı ve röportajdan iki yıl önce Kürt sorununun çözümüne ilişkin yaptığı konuşmasından dolayı onu yargıladılar’ şeklinde konuştu.
‘ TÜRKİYE’DEKİ FAŞİZM BAŞARILI BİR MAKYAJ ALTINDA’
Zarakolu, Türkiye’de baskıcı rejimin hala devam ettiğine dikkati çekerek şöyle konuştu: ‘Türkiye’de vahşet, zulüm ne kadar pislik varsa son on yıl içinde zirve yaptı. Tabii öncesinde de bu durum vardı. Ancak şu an zulümlerin en alâsı yaşanıyor. Yüzleşilmeyen tarih tekerrür eder. Daha önce de şişirme iddianameler ile suçlama vardı, şu an da durum böyle. Osman Kavala ile kıyaslandığında yine Yaşar Kemal’e o dönemde az ceza vermişler. Türkiye’de azınlıklar (Ermeniler, Ezidiler) tehdit altında. Devlet kendisine suç işleme özgürlüğü getirdi. Bu engellenmedikçe tarih tekrarlanmaya devam edecek. Türkiye’de faşizm başarılı bir makyaj altında. Faşizme Batının da korkusuyla makyaj yapılıyor. ‘
Zarakolu ayrıca etkinlikte geçmişten bugüne ‘Yasak Kitap Sergilerinin içeriği hakkında bilgi vererek ‘ Şairleri de Öldürürler’ adllı bir serginin hazırlığını içinde olduğunu sözlerine ekledi.
Yazar Şeyhmus Diken de Yaşar Kemal ile ilgili anılarını anlatarak Ahmed Arif ve Mehmet Uzun’un edebiyat tarihinde Yaşar Kemal ile olan bağlantılarına değindi.
Yazdığı ‘ Ahım var Diyarbakır’’ adlı kitaptan alıntılar okuyan Diken kitabının ‘Amed, Dikranagerd, Diyarbekir’ bağlığıyla Almancaya çevrildiğini ve yarın Ruffel Yayınevi’nden piyasaya sürüleceğini söyledi. İlk baskısı 2017 yılında Aras Yayıncılık’tan çıkan ‘’Ahım var Diyarbakır’’ yaşadığı topraklardaki hemşerilerin, kirvelerin, apelerin, kekelerin, ciranların, kardeşlerin hikayesini anlatıyor. Hem yerel hem evrensel şahsiyetleri, tarihle ve kentle birlikte yaşayan herkesi misafir eden 46 denemeden oluşan bir kitap. Diyarbakır özelinde bütün bölgeyi ve halklarını bu hikayelerin laboratuvarı gibi kullanıyor.
Yaşar Kemal Edebiyat Günleri etkinliğinde ayrıca yazarlar Suzan Samancı (İsviçre), Hakkı Yazıcı ( Moskova), Ermeni kökenli Teolog İshkhan Chiftjian (Hamburg Üniversitesi) Yaşar Kemal ile ilgili anılarını anlattı ve kendi yazdıkları kitaplardan alıntılar okudu. Etkinlikte ayrıca Viola Livera ve Fatma Aydın Yaşar Kemal’in kitaplarından örnekler sundular.
Süheyla Kaplan
83 kez okundu.