Stockholm’e soykırım anıtı dikilecek

Stockholm’un en büyük ilçeleri arasında yer alan Botykrka Belediyesi 1915 yılında katledilen 1,5 milyon Ermeni, Süryani-Asuri-Keldani için ilçede bir soykırım anıtı yapılması önerisini 5 hayır oyuna karşı 54 oyla kabul etti.

Bir kişinin çekimser kaldığı oylamada, Belediye Meclisi’nde yer alan 9 partiden 8’i önerinin kabul edilmesi, ırkçı ve yabancı düşmanı parti “İsveç Demokratları” ile “Çevre Partisi Yeşiller” mensubu iki Türk kökenli politikacı soykırım anıtı dikilmesine karşı oy kullandı.

İlçeye soykırım anıtı dikilmesi, soykırım konusunda yaptığı çalışmalarla tanınan Seyfo Center’in Başkanı Fehmi Barkarmo tarafından önerilmişti. Önerinin görüşülmesinden önce Belediye Meclisi’nde bir konuşma yapan Barkarmo, 1915 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1,5 milyon civarında Ermeni, Süryani’nin soykırıma uğradığını, yaşamını kaybedenleri anmak için yılda bir defa da olsa gidebilecekleri bir anıt yapılmasını istediklerini söyledi.

Bu taleplerini gündeme getirmelerinden sonra anıtın engellenmesi için bazı çevrelerin kampanyalar düzenlediğini belirten Barkarmo, bu kampanyanın arkasında Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği’nin bulunduğunun İsveç’in en büyük gazetelerinden birinde yayımlanan bir mektupla ortaya çıktığını söyledikten sonra mektubu okudu.

Büyükelçiliğin Türk derneklerine mektup yollayarak soykırım anıtının engellenmesi için girişimde bulunmaları istemesini başka bir ülkenin iç işlerine müdahale  olarak gördüklerini ve böylesi bir tutumun İsveç’te yaşayan Türkleri Ermeni-Süryanilere karşı kışkırma amacını taşıdığını belirten Barkarmo, kendilerinin Türklerle sorunlarının olmadığını belirterek önerinin kabul edilmesini umduğunu söyledi.

Çevre Partisi Yeşiller üyesi Deniz Bulduk ve Bayram Uludağ anıtın yapılmasına karşı olduklarını söylerlerken, diğer belediye meclis üyeleri ilçede açılacak bir soykırım anıtının uzlaşmaya katkıda bulunacağını belirten içerikte konuşmalar yaptılar.

Önerinin görüşülmesi sırasında aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yüzlerce Asuri-Süryani toplantının yapıldığı “Halk Evi” binasının önünde bir gösteri yaptı. “Soykırım anıtı istiyoruz”, “Bir daha asla Seyfo”, “Soykırım insanlık suçudur” gibi sloganlar atan göstericiler bildiriler de dağıttılar. Aynı saatlerde ellerinde Türk ve Azeri bayraklarıyla soykırım anıtı açılmamasını talep eden pankratlar taşıyan bir grup Türk ve Azeri’de gösteri yaptı. Polis olay çıkmaması için geniş güvenlik önlemleri aldı.

Anıt dikilmesi ile ilgili tartışmalar hakkındaki düşüncelerini öğrenebilmek için ilçede yaşayan Asuri-Süryani temsilcilerine sorular yönelttik.

Önergeyi veren Seyfo Center Başkanı Fehmi Barkarmo, çok sayıda Süryaninin gösteriye katılmasının sorunun kendileri için taşıdığı önemi gösterdiğini belirtiyor ve soykırımında yaşamlarını yitirenlerin akrabaları anmaları için ve İsveç kamuoyunun yaşanan soykırımı  unutmaması için böylesi bir anıta gerekli olduğunu söylüyor.

Türk devletinin kışkırtma ve yönlendirmesiyle bazı güçlerinin anıtı Türklere karşıymış gibi göstermeye ve halkları karşı karşıya getirmeye çalıştıklarına dikkat çeken Barkarmo, “Osmanlı’nın Ermenilere ve Asurilere yönelik katliamından söz ediyoruz. Biz İsveç’te ve Stockholm’de oturan Ahmet, Mehmet veya Mustafa’dan değil. Biz soykırımın suçlusu olarak hiç bir zaman Türk Halkını görmedik. Onların suçluluk kompleksine kapılmaları yersiz. Biz bugün nasıl bir travma yaşıyorsak soykırımı gerçekleştirenlerin torunları da bir travma yaşıyor. Çoğu bunun bilincinde olmayabilir ama bu bir gerçek. Her iki halkın da bu travmadan kurtulmasının yolu Türk devletinin kendi tarihiyle yüzleşmesi, gerçekleri kabul etmesi ile mümkün olabilir” dedi.

Fittja semtinde camiden ezan okuma tartışmaları sırasında belediye meclisindeki Asuri-Süryani politikacıların ezan okunmasının serbest bırakılması yönünde oy kullandıklarını hatırlatan Barkarmo, “Asurilerin Türklerle ve Müslümanlarla herhangi bir sorunları yok. Biz Müslümanların inançlarının gereğini özgürce yerine getirmelerinden yanayız” şeklinde konuştu.

Botkyrka Asuri Kültür Merkezi sorumlularından George Baryawno, ilçede bulunan 4 Asuri-Süryani derneğinin Seyfo Center ile birlikte bir soykırım anıtı dikilmesi için uzun süredir çalışma yaptıklarını söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Anıtın dikilmesi halkımızı bir ölçüde rahatlatacak.Yılda bir kez bile olsa bir araya gelip kurbanları birlikte anacak ve acılarını dindirmeye çalışacak. 100 yıldan bu yana bizlere yapılan katliamı konuşuyoruz. Atalarımız katledildi. Mallarımıza ve topraklarımıza el konuldu. Bu haksızlık itiraf edilmedikçe ve özür dilenmedikçe bunu asla unutamayız. Biz katliamdan ötürü Türkleri suçlamadık ve suçlamıyoruz. Biz Kürtler ve Türklerle yüzyıllar boyunca bir arada yaşadık. Biz birbirimizden kopamayız. İsteğimiz Türk devletinin soykırımı kabul etmesi ve özür dilemesidir. Tazminat istememizden korkmalarına gerek yok. Bir özür bizim için yeterlidir. Ama ne yazık ki mevcut iktidar bunu yapacak demokrasi anlayışına sahip değil.”

Öğretmen Feyyaz Kerimo, 100 bin nufüslu ilçede en az 10 bin Asuri-Süryani’nin yaşadığını ve bunların büyük çoğunluğunun atalarının soykırım sırasında katledildiğini belirterek yakınlarını yitirenlerin buluşabilecekleri ve acılarını ortaklaştıracakları bir anıta, bir mekana ihtiyaçları olduğunu söyledi.

Yeni soykırımların olmaması için de böylesi bir anıtın dikilmesi gerektiğini belirten Kerimo, Türk Büyükelçiliği ile birlikte çalışan bazı grupların anıt önerisini Türklere karşıymış gibi gösterip Türkleri ve Müslümanları kışkırtmalarına tepkili.

“Türkiye Hükümeti’nin  soykırımına karşı aldığı  2013-2017 stratejik planı gereği hem Türkiye hem de yurt dışında tüm lobileri harekete geçirme ve soykırım karşıtı çalışmaları hızlandırma kararı aldı. Bu strajeji gereği yurt dışında yaşayan Türkler seferber edilmeye, Ermeni ve Asurilerle karşı karşıya getirilmeye çalışılıyor” diyen Kerimo, kendilerin yaptıkları gösteriye karşı  bazı grupların düzenledikleri gösteriyi bu planın yürürlüğe konulması olarak değerlendirdi.

Kerimo, Türk devletinin uzun yıllar Türkleri, Asuri ve Ermenilere karşı kışkırtan bir politika izlediğini ama son dönemlerde Müslüman kavramına daha çok vurgu yaparak, tüm Müslümanları soykırım karşıtı kampanyalar içerisine çekmeye çalıştığını gözlemlediklerini söylüyor.

Aralarında ırkçı, ulusalcı ve tarikatçıların da bulunduğu tüm Müslümanları  Ermeni ve Süryanilerle karşı seferber etme girişiminin çok tehlikeli ve halklar arasında onarılması mümkün olmayan tahribatlar yapabileceği uyarısında bulunan Kerimo, Türkler, Kürtler başta olmak üzere İsveç’te yaşayan tüm Müslümanlara Türk devletinin oyunlarına gelmemeleri çağrısında bulundu.

Not :1.subat Firatnews.com dan alinmistir.

572 kez okundu.

Check Also

SÜRGÜNLÜK VE ETNOLOJİ – Engin Erkiner

            Sürgünlükle ilgili incelemeler, bu sürgünlük ülke içinde veya dışında …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir