Bugün 21 mart. Aşağı ve yukarı Mezopotamya halkları için önemli bir gün. Bu günün onlarda ortak adı: Newroz. Yeni gün, demek yani. Kürtler, Farslar, aşağı Kafkasya halkları bu günü yeni bir yıla giriş olarak kabul ediyorlar. Bugünü meydanlarda, dağlarda ateşler yakarak kutluyorlar. Özgürlük ve mücadele demek çünkü. Yakılan ateşler de onların özgürlüğe olan tutkularını ve sevinçlerini gösteriyor. Yaşlısı genci, kadını/erkeği üzerinden atlıyor alevlerin. Halaya tutuşuyorlar etrafında. Şarkılar söyleniyor, davullar çalınıyor…
Beyninde çıkan urların tedavi edilebilmesi için her gün iki genç erkeğin beynini yiyen ve bu nedenle de adı „Zalım Dehak’“a çıkan Kıral Dehak’ı „Demirci Kawa“nın öldürmesi haberini halk, ateşler yarakar birbirilerine bildirmiş ve de sevinçlerini ateşler üzerinden atlayarak göstermişler.
Ne kadar güzel. Ne kadar barışçıl ve de insancıl. Kadın erkek yanyana olabilmek, şarkılar söylemek. Onların çektikleri halaylar, söyledikleri şarkılar artık çocuklarının ölmeyeceği, onların büyüyebileceklerinin sevinç gösterileri…
***
Mezopotamya’nın otaktan halklarından olan Kürtler, Zalim Dehak’tan kurtulmuşlar, ama yeni Dehaklar onların peşini bırakmamış. Türk, Pers, Arap rejimleri bir işbirliği içinde onları yok saymış ve dolaysıyla da özgürlüklerini gasp etmişler. Özellikle modern ulus/devlet döneminde sömürge bir yaşama mahkum edilmişler. Onlara göre bölgede Kürt diye bir halk yoktur.
Kürdistan’nın dört parçasındaki Kürtlerin Newrozu neden bu denli sahiplendikleri anlamlıdır. Çünkü Newroz onların özgürlük savaşımlarının sembolüdür.
Kürt örzgürlük hareketinin başlağı 1984 yılından bu yana kutlanan Newroz Bayramları gerek Türkiye’de gerekse Kuzey Kürdistan’da baskı ve katliamlara sahne olmuştur. Türt devleti önce günü yok saymış, sonra ise „Nevruz Türk Bayramıdır“ yalanıyla sahiplenmek istemiştir. İki dal parçasını tutuşturarak valilerini, askerlerini üzerinden atlatmış, bu yöntemle onun özünü boşaltmaya çalışmış ise de bu tutmamıtır. Bu sömürgeci mantık, Kürtlerin Newroz’u daha kitlesel bir şekilde kutlamalarını engelleyememiştir. Amed,Van, İstanbul gibi kentlerede her yıl artan kitlesellikle milyonlar „Biji Newroz!“ demiştir.
***
Halk direnşleri böyledir. İnandığında büyük bedeller ödemeye hazırdır. Zulüm, zorbalık, tank/top sökmez. Kürtlerin direnişi bunun en yakın ve canlı örneğini oluşturuyor. Sürecin bugün barışa evrilmesini sağlayan da bu güçtür.
Devletin Kürt Halk Önderi Sayın Öcalan ile İmralı’da sürdürdüğü barış görüşmeleri, bu yılkı Newroz’a damgasını vurmuş durumda. Yüzbinlerin coşku ve sevinç içinde Newroz şarkıları söylemeleri ne güzel!
Barışa destek verelim. Kürt ve Türk halklarının kardeşliği kazansın. Bu umut sönmesin!
Hayri Argav
769 kez okundu.